08.34

Ciel de Paris'de saat 08.34. Gökdelenlerin lüksü, insanoğluna hep kendi üstüne çıkma imkanını vermesi. Her gökdelen bir ütopyadır. İnsanın en eski hayali kendi dağlarını yaratmak olmuştur. İnsanoğlu bulutlara kadar yükselen kuleler dikerek doğadan üstün olduğunu kanıtlar. Bu beton, alüminyum, cam ve çelik füzelerin tepesinde hissedilen de bu gerçekten: ufuk bana ait, trafik sıkışmalarına, kanalizasyon borularına, kaldırımlara elveda, ben dünyanın tepesindeki adamım. İnsan iktidar sarhoşluğu değil gurur duyuyor. Kibir filan yok bunda. Sadece herhangi bir ağaçtan daha yükseğe çıkabileceğini bilmenin sevinci ve:

Ruhum sevgiyle ve azimle yeryüzünü boydan boya dolaştı,
Her ülkede kendime denk insanlar ve sevgililer aradım,
Sanırım tanrısal bir yakınlık eşit kıldı beni onlarla.
Siz sisler, sanırım sizlerle yükseldim, uzak kıtalara
yöneldim, oralarda düştüm, sanırım
siz rüzgarlarla estiğim için;
Siz sular; bütün kıyılara sizinle dokundum,
Yeryüzünün her nehrinin, her boğazının geçtiği yerlerden geçtim,
Düşündüklerimi oradan haykırmak için
yarımadalarda ve yalçın kayalar üzerinde yerimi aldım:
Işık ya da ısı hangi kentlere giriyorsa, ben de giriyorum o kentlere,
Kuşların uçtukları bütün adalara ben de uçuyorum.
Hepinize, Amerika adına,
Kaldırdığım bu dikey elle işaret veriyorum,
İnsanları bütün sığınakları ve barınakları için
Peşimden ayrılmadan görünürde olasınız diye.

1 makbule:

  1. casdechute dedi ki...

    cidden ciel de paris'de miydin?
    ya da orda misin hala?

    bugunkonusanlar europe yapardik soyleseydin ben gelirdim. . .

    bu arada montparnasse'daki restorandan bahsediyorun di mi?  


 

Bugün Konuşanlar | Kollektif Beyin Boşaltma Saçmalama Saçmalatma Çarpma Çarpılma Çarpılama Alanı | 2007-2009 | Tüm Hakları Çamaşır Dolabının Çorap Çekmecesinde Saklıdır