Eserin kitlesi bir sonraki jenerasyonun egitim inancini desteklemeye yonelik mesajlara acik ve de alternoludik bir egitim arayisi icinde kendini Turkiyenin avantgardistleri arasindaki hakli yerine cikaran bireylerden olusmaktadir.

Gencligin kendini tanitma ve ifade etme cabasini parodi ile karisik yeni bir metodla ortaya koyan eserin radikal unsurlarina deginmeden once kendi capinda basarili bir iletisim projesi oldugunu ancak bahsedilen teknik olanaklarin ve de cesitli kablolarin varliginin degil islevinin daha onemli oldugunu hatirlatarak baslayalim.

Stratejik acidan incelendiginde planin egitim alanindaki yerlesmis kriterlere ve de universitelerin genel tanimina baskaldirmakta oldugu gercegi goze carpmakta ayni sekilde baskaldirmak ve de soru yagmuruna tutmak amacli secilmis olan muzik tarzi iletilmek istenen mesaji desteklemektedir. Oyunculuk acisindan gayet inandirici buldugum sekanslar olmasina ragmen kolektif bir calismanin dogma 95 edasinda cekilmis olup iceriginin bu kadar sahte olmasi cesitli sorular dogurabilir. Yine de uzun boylu, bogaza sirtini vermis ziplayan bir gencimiz var klipte kasi kasina, gozu gozune allah sahibine bagislasin diyelim ve bismillah.

Turkiyedeki universite pazarinin universite imajlari kavramini dogurmasi kacinilmaz bir sonuc olmakla beraber bu gibi ozdeslestirmelerin daha onceki donemlerde de goze carptigi bir gercektir. Gerek universitenin ogrenci profili olsun gerek savunulan degerler olsun egitim yuvasinin belirtmekte kendini zorunlu hissettigi ilk unsur bakis acisidir. Latince kaliplarin arkasindan el sallayan yuzlerce universite ve de dogalarindan uzak bu universitelerin kadrolari bir sekilde “reklam” olmaksizin ilerleyemez. Tabiri caizse pedagoji, iletisim teorisi ya da kavramlari olmadan bilim olarak kanadi kirik bir kusa benzer; ucamaz. Ayri bir konu pedos ve ago koklerinden gelen pedagoji antik yunan kulturunde ilk kullanimini cocugu okula goturen, eslik eden koleleri tanimlamak icin pedagog kelimesi ile gerceklesmistir. Bu durumda pedagoga verilen guncel konumun ozel ya da devlet kapsaminda maymunlasmaya yaklasir oldugunu savunmak gereksizdir. Tabi uberkronik koprulerden ziyade bu noktada altinin cizilmesi gerekli olan ideal mentor, egitici kisilik kavraminin boslugudur. Sonuc olarak egitim anlayislari icinde subjektivize hale gelen ogretmen ogrenci iliskisinin optimalini yakalamak ya da verimini maksimuma cikarmak cogul kriterlere baglidir. Ogretici kisiligin rolunun saygiya ve de sevgiye (bazi kosullarda tapinmaya) dayali olmasi gerektigi bir varsayim, gelenegin ya da gecmisin olmasi gerekeni gosterdigi baska bir varsayim. Bu durumda elde var iki. Ancak ve ancak bilginin kapali tutuldugu ve de biligiye erisim olmadigi toplumlarda bilgiye sahip olmanin guc oldugu Baconvari bir scientia potentia est algisinda Platon’un filozof krali ortaya cikabilir. Entellektuelin ve de bilgi yolunu secenin bu konumda ogretici olandan ayrilmasi gerektigi ortaya cikar, ideal olarak bilgiyi paylasmak isteyen yani dataya sosyalist yaklasin bir kimse ideal bir ogretmen gorevini ustlenebilir. Bilginin elitize edilmesi ise cagimiza has bir ozellik olmaktan cikmistir, erisimin limitleri zorladigi ve bu alanda zaman kriterinin de asildigi bir sistemde bireyin herhangi bir kosulda bilene saygi gostmesi ya da populer tabirle bir bilse de bir bilene danismasi daniskasinin da daniskasi konumuna gelmistir. Anarsik ya da radikal olmayi birakin sadece sanat ustalarina google image search deneyimlerimizde verdigimiz yeri dusunelim ya da makalelere sokusturdugumuz iki uc referansin verdigi dayanilmaz hafifligi dusunelim. Bir gercek var ki o da artik laborare kokunun iskence tanimini yitirdigidir. Calismiyoruz. Sonsuz bir Baudrillardvari kanserli kitle senaryosunda rolumuzu oynuyor ve de katlaniyor, kagittan ucak olup baska diyarlara dogru yol aliyoruz. Dove andiamo?
Egitimin secenek olmaktan ciktigi ve de zorunlu hale geldigi toplumda da ne yazik ki populer universite kavramindan baska bir kavram ayakta duramaz. Verilen mesajin pull kapasitesini yitirdigi noktada push yuzune verilen onem cogu zaman asina oldugumuz okumayi, ogrenmeyi ve de sabahin bir saatinda kalkip derse gitmeyi sevmeyen insan profilinin yakinmalarinin yeniden duzenlenmis halidir. Insan dogasinin gercegi dogrultusunda insan gozu dahi kitap okumaya aliskin bir organ degildir, gercekten de zorunlu ve dayatilmis olanin da simsiki tutulmasi ve benimsenmesi neredeyse imkansizdir.

Zorunlu ve sorunlu egitim duzenlerinin sosyoekonomik uzantilar dogrultusunda yeni bir tanima kavusmasi ise kacinilmaz bir sondur. Salt soyut kavramlarin egemenliginde kriterizasyonun buyuk rol oynadigi guncel sosyetede ayni cercevede bir bogumlanma soz konudur. Klasik bir sosyolojik stratifikasyon ve de yigilma (akumulasyon) sorunu olmaktan cikan bu durum salt tuketim bilincinin getirisidir. Materyal olanin nicesel kriterlerine ideal olanin niteliksel unsurlari bulaninca banal bir platonisyen kortta hayat egzersizi suregelmektedir.

Bir egitim krizi iluzyonu arefesinde gereksiz bir tetani krizine tutulmadan once dunyanin gerceklerinin sindirilmesi ve de iletisim sektorune marjinalin bakis acisinin lifting adi verilen operasyona tabi tutulmasi gerekir. Baska bir semantik kurgu icinde verilecek olursa kitleye ulasmayi guden bu sektorun anlasilmaktan baska bir caresi yoktur. Eger parcalayarak inceleyecek olursak:

“Kablolar belimizde, kameralar elimizde biz gideriz Bahcesehir’e” ibresi ile egitimin genellestirildigi ve de normal, dogal hale getirildigi gercegine pas verilir. Bu adim guncel nibelungen konumunu ve de tanimini one cikarmaktadir. Bir nevi kavustak gorevi goren paradigmatik unite mesajin halka itaf edilmesini kolaylastirmakla beraber catchphrase gorevini ustlenmektedir. “Yorulduysan calismaktan, cik bogaza ve rahatla” kasidenin nesibe bolumunun sonunu belirtirken sempatizasyon unsuru ve de insani gereklerin dogrulanmasi mesajin geciskenligini arttirir.“Okul gazetesinde ol kalem sahibi” kendini ifade edebilme ve de dinlenme vaadi veriyorken “Fakulte sanki bir medya holdingi” ile profesyonel vaat altmetini gozumuze carpar.“Ozel yetenekle gerceklestirdik, uc boyutlu oldu fikirlerimiz” farklilasma ve uzmanlasma vaadi veriyorken, ozel durumlar ozel kosullar ozel gerekler sonsuz cemberinin baslangici olan kilit bir terim cok isirganotu vasfi ustlenmektedir. “Sozlerimiz bini asti” buyurarak bir grup, kitle cagrisi duyulurken acikca aidiyet unsuru ile tango ifa edilmistir. “Diplomayi istiyoruz elimize” arz-talep striptizi sonrasi “yerimizi birakalim sizlere” buyurularak balcikla sivanmayan gunesi tipexleme cabasi isaret edilir. Bu iki olay arasinda bosalma unsuru elbette ki mezuniyet etrafinda donemktedir.

Bu dogrultuda calismayi cok basarili ve de derin bularak cidden ogrencilerin stratejik secimlerini ayakta alkisliyorum. Ancak Sofistlerin epistemolojik cercevede benimsedigi pesimist yaklasimi eger ilerletirsek egitimin bir utopyadan ibaret oldugunu savunmak akla ve mantiga sigmaz bir dusunce olmaktan cikar.

Aciklamali Kazandirilan Kavramlar Listesi

ALTERNO-LUDİK EGİTİM ARAYİSİ ALEA

Ludik pedagojiler yirminci yuzyila has arayislar icinde kalmis artik eglenerek ogrenelim slogan gerilerde kalmis bunun yanina alternatif ludik arayislar gelmistir. Jupiteryen kulturlerin temelini olusturan bu kavram daha cok yay burclarinin hosuna gider tercihen boga ve kova burclari da bu tarz arayislardan hoslanirlar. Siniftaki yeni bir cocuk gibi masum gozlerle herkesin acimasiz yargilarina ve yargilayici bakislarina maruz kalmistir bu yuzden hocasi onu pek sever. Hos gelmistir.

KANADİ KİRİK PEDAGOJİ KKP

Potansiyel bir teror orgutu adi olmak disinda Fahrenheit 451 orneklendirmelerine kendini yakistirmaya yuz tutmus bir kavramdir. Genel olarak iletisim bilimlerinden siyrilmis pedagoji anlayisina tekavul eder.

PUSH’D EGİTİM

Pull ve de push iletisim cesitlerinden ikisidir, pull urunu tuketicinin aklina sokan dolayisiyla tuketicinin bilgi istedigi durumlarda push ise urunun tuketicinin gozune sokuldugu ve de zorla data iletildigi durumlarda soz konusudur. Itilmis ve kakilmis ikilisinin bir benzeri olarak algilanabilir bu dinamik. Bu durumda push’d olan egitim ortaya cikar yani egitimin itilmis yuzu, pust yuzu, rakisinda buzu eksik yuzu.

PLATONİSYEN KORTTA HAYAT EGZERSİZİ PKHE

Alternatif bir spor cesididir, hayati yasamayi ve de algilamayi dusunce temelli egzersizlere indirgeyen zorlayici bir aktivitedir. Esasen bir oyun olarak ortaya cikan PKHE bireyin ideal ve de materyal olan evrenler arasinda gel-git aktivitesinin ustunde durmaktadir. Her kim ki dusuncesini idea sahasindan matéria sahasina gecirir descendio puani olan +2 kazanir, ayni sekilde matéria sahasindan idea sahasina gecirilen her fikir ascendio skoru adini alarak +4 puana tekavul eder. Idea sahasinda kalan atislar iderri, matéria sahasinda kalanlar matérri adini almakla beraber bu gecislerin skor degeri yoktur. Zona oscura'ya gecen her hamle oscurra adini alir ve de -1 puana esdegerdir.

BAKİS ACİSİ LİFTİNG’İ BAL

Gerekli durumlarda gerekli sekillerde hafif politik dogruluk amacli bakis acisi degisimlerine verilen genel addir. Salt pragmatik olmasi disinda kucuk bir degisimin mesajin hedefine ulasma surecinde ne kadar buyuk etkiler yaratacagi inancinda ilerleyen bir varyasyondur. Entello-estetik bir operasyon olmakla beraber ancak alaninda hakim pratisyen hekimlerin kontrolunde gerceklestirilmesi onerilir, agda ile hic bir benzer yani yoktur çam balini bu prosedur icin kullanmamaniz siddetle tarafimizdan vurgulanir.Bal dok yala sloganinin arkasina siginmakla beraber isleyisini uc etapta inceleyebiliriz: BAL yani balcik, gunesi sivamak icin gerekli olan ana materyalin bulunmasi sureci sonrasinda DOK yani ilet, agzindaki baklayi cikarma prosedurune verilen terminolojik kavram ve de son olarak YALA yani prosedurun meyvelerini topla, yaptigin isten zevk al, agzinda sekerli bir tat bulunsun her daim ve yallah.

AİDİYET UNSURU TANGOSU AUT

Aidiyet unsuru ile gerceklestirilen cesitli eglenceli aktivitelere verilen genel adlandirma AUT cesitli karakter degisimleri ve de pozisyon kaymalarina sebep oldugundan dolayi bol efor ve de egzersiz gerektiren bir sanat dalidir. Erkegin ve kadinin hareketleri degismekle beraber, iki kisi ile gerceklestirildiginde ayakta alkislanan bir gosteri konumuna gelir. Bu yuzden guncel toplumda birlikteligin alinyazisi pek de can acici gozukmemektedir.

EGİTİM KRIZI ILUZYONU AREFESİ EKIA

Geleneksel bayramlarimizdan biri olan egitim krizi iluzyonu bilgilendirme ve manifestolasma bayrami oncesinde gelen gun olan EKIA kutlanmasi sunnet olan bir kandilimizdir. Arefe gununde egitim orucu tutulmalidir, hurmet edilmeli, gunaha girilmemelidir. Egitim krizi iluzyonu bilgilendirme ve manifestolasma bayraminiz kutlu olsun dinkardeslerim.

ARZ-TALEP STRİPTİZİ ATS

Arzin da talebin de yavasca kiyafetlerini cikardigi kabaremsi kavram-erotik aktivitenin butunune verilen addir. Dokunmak yasak ya da 20 papelin ustunde bir degere tekavul etmektedir. Caiz degildir.

5 makbule:

  1. pk. dedi ki...

    "balcikla sivanmayan gunesi tipexleme cabasi"
    *coughdehacough*

    burç açıklamanız ile bir kez daha fütursuz başaklığıma dikkatimi çekerek şikayetlerimin kaynağını farklı bir yerde armamama sebep oldunuz, teşekkür ediyorum.

    PUSH'D eğitim terminolojisini çok sevmek ve benimsemekle beraber, bunun "itilmiş eğitim" olarak açıklanabilitesine ayrıca bir bayıldım.

    hacker olup da şu kavramlar listesini üniversitelerin sitelerine sokasım var.

    i LOL'd.
    F.A.N.
    *gözlerinde yıldızlar çıkan hayran ibare*
    alıntılama izni istiyorum.
    daha doğrusu çoğaltıp dağıtmak filan istiyorum.  

  2. casdechute dedi ki...

    Canim begendigine sevindim,
    Baya uzun sure durdu orda odevcagiz, yazmak istedi gonul ama simdiye nasip oldu
    Sitenin subat tatilinde kalkinmaya ihtiyaci var mi? bence var =)

    O astroloji takintisi beynimde yeni bir kismin portlemesine sebep oldu saniyorum, artik koklu bir bireysel kod sistemi gelistirdim bolu dagi kendi kulturunu kendin pisir kendin ye usulunden guzel baharatli bir ortam cikiyor ortaya. Ilerde bir edebi sanat olarak lugata gecmesini istiyorum bu betimleme cesidinin, istiare dahi yapmis olabilirim ya da daha ziyade tecahuluarif.

    Stil kaygilari bir yana yazi senindir kurban,
    Mwaaah kertenleda'ma  

  3. pk. dedi ki...

    beğenmek bi yana reklam panosu modunda dolaştım bütün gün.

    söylediğin terimler bana uzak bi geçmişin parçası gibi göründüğüne göre, ikimizden türk dili görenin ben olması ne ironik!

    evet lugata geçmeli, casdechute'un signiture tarzı olarak not da düşülmeli altına, her burç geçtiğinde kulaklarını çınlatıyorum bile ne de olsa.

    kalkınmaya gçelim, önderliğini öneriyor ve tek kişilik oy birliğiyle kabul ediyorum (bak: faşizm)

    sanadır MWAAAAAAH***  

  4. tarkan ikizler dedi ki...

    arkadaş bu nedir bu böyle :)

    konunun ilk paragrafını (okumadan da geçebilirsiniz) buraya yapıştırıyorum.

    "..... Eserin kitlesi bir sonraki jenerasyonun egitim inancini desteklemeye yonelik mesajlara acik ve de alternoludik bir egitim arayisi icinde kendini Turkiyenin avantgardistleri arasindaki hakli yerine cikaran bireylerden olusmaktadir......."

    derhal böyle paragrafları seri şekilde anlayabilecek eğitimli bir nesil yetiştirmemiz gerektiğini düşünmeye başlamadım desem yalan olur :)

    al bu paragrafı;
    yıkılmak üzere olan inşaatın sahibine ver bilimsel durumunuz budur de adam ağlasın...

    al bu paragrafı;
    ezberle, barda arkadaşlarının yanında bir nefeste başka birine söyle. "ulan herifin ne derdi varmış bizimkisi yanında tosuruktan tayyare kaldı" diyerek bütün biraları senin önüne koyup çıkıp gitsinler...

    al bu paragrafı;
    kağıda yaz, sonra adres sormak için bir karakola girip orada mahsusçuktan yere düşür... en yakın akrabaların 10 sene yüzünü göremesin...

    al bu paragrafı;
    yemek yapmayı öğreten televizyon programında oku, evinde küçük tüpte ısıtılmış bayat ekmek yiyerek kahvaltı yapan ev kadınları "kardeş biz de biliyoruz da o kadar acayip malzemeyi nerden bulacağız? diye birbirlerine dert yansınlar...

    al bu paragrafı;
    taksiciye oku, "yok abey benim hiç anarşiklikle işim falan olmaz doğru konuş efendi ol istediğin yere götüreyim. bak biz de ekmek peşinde koşuyoruz böyle şeylere bulaştırma bizi" desin...

    al bu paragrafı;
    edebiyat öğretmenine oku (ve kaç), arkandan; dilini bizzat sokturtacağı arıları toplayarak kovalamaya başlasın...

    al bu paragrafı;
    aynı yazının yorum bölümüne yaz, herkez "lan bu yazıda böyle bir şey mi deniyormuş?" diyerek hemen ana yazıya baksın...

    al bu paragrafı;
    diye iki de bir yazdıkça bunu yazan sinirlenip ilk aklına gelen şeyi (ki bu yorumda çok sık tekrarlanan al bu paragrafı cümlesiyle beyni tetiklenip) sana cevap olarak yazsın...

    ama yok öyle yağma önce ben söyledim :)

    NİYE ANLAŞILMAMAK İÇİN ÇABA SARFEDİYORSUNUZ, İNSANLAR SİZİ ANLAMADIĞI ZAMAN SÖYLEDİKLERİNİZ DAHA MI DEĞERLİ OLUYOR? diyerek bunu yazan arkadaşa eleştirimi sunuyorum... (senin, benim değil herkesin anlaması gerekiyor diye düşünüyorum) haydi hayırlısı :)  

  5. casdechute dedi ki...

    Keske...  


 

Bugün Konuşanlar | Kollektif Beyin Boşaltma Saçmalama Saçmalatma Çarpma Çarpılma Çarpılama Alanı | 2007-2009 | Tüm Hakları Çamaşır Dolabının Çorap Çekmecesinde Saklıdır