bizim ağızlarımız var. ilhan uçkanınki gibi kocamaaaan olmasa da kocaman olan. gülen. gülme şeklinde açık ağızlarımız var. ama yılmaz erdoğan'a "gülüşünde bir mana var saklayamazsın.." dizelerini yazdıran cinsten bir gülümseme değil bu. mutluluktan da değil bu gülümseme. olsa olsa farkında olmamaktan kaynaklanıyor. ama neticede gülümseme bunlar.
ikibinyedi yılını ülkemiz adına "gülümseyerek" geçirdik bence.
kaptırık koyverdik kendimizi. hayvani yanlarımıza göz kırptık bolca. çokça aklımız karıştı. fazlaca dikkatimiz dağıtıldı.
ikibinyedi senesi haber anlamında gayet (!) verimli geçti medya dünyasında. bizim gözlerimiz yoruldu o haberden bu habere koşuşturmaktan. ağzımız yoruldu gülümsemekten.
eskiden.. çok eskiden.. masallarımız vardı, çocukluğumuzda. iyilerin hep-bir-şekilde kötüye fark attığı.. kötünün bir-şekilde cezasını bulduğu.. eskiden.. çok eskiden.. masallarımız vardı..
* ondokuz ocakta ne varmış hanım?
~ marketin et reyonunda indirim varmış.
* aman kaçırmayalım.
~ yirmidört ocakta da meyve-sebze reyonunda indirim...
* kesin gidelim.
yüzünüzde çarpık bir gülümseme, hissizce yaşamak niye?
Sınıf Panosu
Serj Engin
Kaynak Kitap Niyetine
Parmak Kaldırarak Söz Alanlar
Ara ara kayboluyor bu parmaklar, garip oluyor. Başlığı altı boş kalmasın diye açıklama yapmak zorunluluğuna gittik biz de.
19 ocak ve 24 ocak'ta hüzünlenirim ama bu beni 19 ocak'ın şovenist tarafını görmekten alıkoyamaz... hadi şansa 24'ü hatırlanıyor; 11 ocak'ta ne olmuştu bilen var mı? 21 ekim? 8 ocak? (ocak ayının uğursuzluğuna da bilahare değinilsin lütfen...) çıplakayaklar kumpanyası her birinde eylem yapsın lütfen... insanlar her birinin yüzünü maske yapıp gezsinler o günlerde, tabi hatırlıyorlarsa...
tepki göstermek iyidir, sağlıklıdır, zihni açar ama şov yapmak koşumlanmaktır, istenilen yolda ilerlemektir bir yerde de bence...