Ey dava kardeşlerim!

Bugün Konuşanlar ekibi olarak, sevgili Kaan Ilgaz'ın parmak bastığı yurdumuzun kanayan yarasına duyarlı olmaya davet ediyorum sizi!

Biz ki saçmalığın ne sınırlarına gittik de döndük...
Biz ki ne durumlara ne laflar yetiştirdik...
Biz ki ne kadar sitindirik hallere düştük de melodramın yapışkan dünyasından hep kaçındık...

Bugün bir Emre Baydın gelip, bizi ve bizim gibi daha pek çok genci rahatsız ediyor, anksiyeteye sürüklüyor, staminasını emiyorsa, buna karşı elbet yapılabilecek bir şeyler vardır.

Siz zeki ve acar sınıf başkanlarını, toplumu Emre Baydın'a karşı bilinçlendirme konusunda görevlendiriyorum. Bu basit bir ödev, sınav, assignment değil, evrensel bir sorumluluk, hatta categorical imperative'in getirdiği bir zorunluluktur.

Bu günden itibaren, hepinizin karikatür, permanent marker, stencil, çıkartma, post-it, bantla yapıştırılmış kağıt gibi araçlar kullanarak Emre Baydın'a karşı karalama hareketinde bulunmasını rica ediyorum. Sizin de ruhunuz bu illetten yeterince örselendiyse, vicdanınızı dinleyin ve yapın! Hatta fotoğrafını çekip burada da belgeleyin. Bir Naro, bir %52 kendini nasıl var etti sanıyorsunuz.

MÜZİK ŞİRKETLERİNE VE KRAL TV'YE (Kİ TMSF FALAN OLDUM) KARŞI SİVİL İTAATSİZLİK! DÜN TORAMANDI BUGÜN EMRE BAYDIN, YARIN NE OLACAK KİM BİLİR?!

Tanrı sokakları korusun...

emre Baydın

Yaratıcılık sıfır bir kere!
Bütün külliyat şu minval üzerine seyrediyor:
Kızın biri emre'yi terketmiş, giderken de "Adam mısın ulan sen?" diye bir soru sormuş. (Kız bu soruyla hepimiz hayatını kararttı ama muhtemelen bunun farkında bile değil, bir yerlerde şişiniyordur şimdi. Yeni sevgilisine, "Bak emre bu şarkıları bana yazdı" demese bari, bi emre baydın vakasına daha hazır değil toplum.) Dinlerken dikkat kesilmenize bile gerek yok, bu konuya ilişkin sözler gelip sizi buluyor zaten; en az 3 şarkıda bu temayı doğrudan kullanan sözler mevcut.

Sonra dili de çok beter. Bir formül tutmuş ya, hepiniz kullanın anasını satayım: Teomanvari benzetmeler nasıl olsa tüm liseli genç kızlar arasında yankı buluyor. (Ama orijin ne oldu? En son, istasyon insanlarında kasıldı kaldı. Demek ki papaz her zaman pilav yemiyormuş!)
"3 ayaklı sandalye..." (desteğini/dayanağını yitirmiş birey) ya da "yasal acılar..." (muhtemelen yasal ilişki olan evliliğin bitimiyle gelen acı) ve benzerleri... Yapma emre, 2 sene sonra sen bile güleceksin bu sözlere. Bari bizi yakma!

Hayır içerik berbat, bari biçim onu örtse!
Adam, "Donald Duck'ın yeğenleri" familyasından gelen, gayet cılız ve "ekosuz olduğunda kulak tırmalayan" bir ses rengine sahip. E bu ısrar neden? (Adı sanı bilinmeyen, kendi şarkılarını sahnede söylemekten aciz Pinhani'nin, daha ilk albümde tüm pahalı stüdyo müzisyenlerini yanında bulması nedense, bu da ondan aslında! Bir takım plak şirketi açgözlülüğü!)

Bu yazıya ilham veren de bu biçimsel eksiklik aslında.

B E N B U A D A M I N T Ü R K Ç E S İ N D E N H İ Ç B İ R Ş E Y A N L A M I Y O R U M !!!

Kulak kesiliyorum, ama bana mısın demiyor!
Belki bir gün özlersin imiş adı, bok varmış gibi her yerde çalıyor. Nakaratı dinle! Anlıyorsan ellerinden öperim, yemin ediyorum ki ben anlamıyorum. Az önce inadı bıraktım ve yazının bilimsel bir yaklaşımı olması pahasına gidip sözlere baktım.

Önce ben ne anladım:
"Sil gihözünün yıhalnızlıklarınıııı
O'an fısıl dıhıyaharaaahadımııı"

Yemin ediyorum ki anladığım şeyi ancak böyle ifade edebilirim. Oysa doğrusu şuymuş:
"Sil gözünün yalnızlıklarını
O an fısılda duvarlara adımı."

Ya bildiğim tek bir şey var: Müzik dedikleri şey kesinlikle bu değil. Çok mustarip isen kuyruk acılarından, bir bara git canım kardeşim. Biranı mı içersin, yoksa "yasal acılarından sessiz harfler mi seçersin" o seni ilgilendirir. Ama bir toplumda yaşamanın belli başlı kuralları var, başkalarını rahatsız etmemek gerek. Rica ediyorum.

Bunları komiklik olsun diye yazmıyorum, anlam veremediğim şeyler beni delirtiyor, bu yüzden yazıyorum. Öyle ya, kötü şarkı sözüne ihtiyacımız yok, çok şükür ki Aysel Gürel hala hayatta. E kötü vokale de ihtiyacımız yok, Ferdi Tayfur olsun, Ajdar olsun, Hülya Avşar olsun hala aktif olarak sanat icra ediyorlar. E ne ki bu şimdi? "Çok rahatsızsan dinleme kardeşim" biçimli "Ya sev ya terket" tepkilerine cevabım: "Her yerde çalıyor yahu, kurtulmak ne mümkün?!?"
Sonra, "İyi olmasa her yerde çalar mı?" diyenlere de bir cevabım var: "Popülizm kimseye fayda sağlamaz saçmalamayın! Ayrıca öne sürdüğünüz mantık Ajdar, Müslüm Gürses ve benzeri işkenceleri de rasyonalize ediyor. Kendi ellerinizle canavar yaratmayı bırakın!"

Çözüm önerim şu:

1- Öncelikle meclisin en duyarlı adamını oylarınızla tespit edelim.
2- Adam mısın ulan sen? sorusunun gizli nesnesi olan kızı bulalım. (facebookta kesin vardır. bir yerlerde ilkokul okuduysa bulmamız an meselesi)
3- 1 milyon imza kampanyalarından yapalım bir tane, web adresi de benden olsun!
4- Gerisini anladınız siz!

Lütfen ya, dayanamıyorum!


 

Bugün Konuşanlar | Kollektif Beyin Boşaltma Saçmalama Saçmalatma Çarpma Çarpılma Çarpılama Alanı | 2007-2009 | Tüm Hakları Çamaşır Dolabının Çorap Çekmecesinde Saklıdır